7 Aralık 2010 Salı

beni polar sabahlık böyle yaptı


karışık kafama ne yaparsam yapayım kendisinin daha da karışmasını engelleyemiyorum.
daha kar kış gelmeden,pis pis yağmurlar yağıp havayı karartmadan neyin depresyonu bu hiç anlamadım.
üstelik öyle tuhaf ki birisine söylemediğim takdirde anlaşılması mümkün değil.söylesem de pek ciddiye alınmamam söz konusu çünkü hem anlatamıyorum hem de zevzek karakterimin aşikarlığı karşımdakinin bana olan inancını sarsıyor doğal olarak.
şimdi seni şöyle kucaklayıp seven kimse yok mu dedi geçen gün birisi bana.böyle sorulunca tuhaf oluyor hiç eksikliğini hissetmediğini zannederken.hep sevilen bir insan olmak yalnız olmadığının kanıtı değil.
bu sorunun çözümü de aslında bir başka sorunun hatta sorunlar silsilesinin başlangıcı olduğundan hep aynı noktaya dönüyorum.
bana göre huzur sonsuzluğa giden tropik meyveli bir plajda orta ateşte mutlulaşıncaya kadar kızarıp,buruşuncaya kadar yüzmek ve sonrasında tazecik çeşit çeşit kek yemek özetlemek gerekirse.
insanlar sürekli bir yerlere gidiyor geliyor kimse kimsenin hayatında kalmıyor ama işte arada okşansak iyi de oluyor çünkü çok ses çıkarıp ısırsak da hepimiz muhabbet kuşuyuz
sadece güvenip üstüne çıkacak bir parmak ve vitaminli yem işimizi görür işin özünde.